Abhazlar, Abhazya’nın otokton halkı olup tarihi binlerce yıl öncesine dayanır.

Basın Bildirisi

1200 yılı aşkın devlet geleneğine sahip, Karadeniz’in en güçlü devletlerinden biri olarak yüzlerce yıl bölgede hüküm sürmüş bir Abhaz devletinden bahsediyoruz.

Abhazya’nın yakın tarihine göz atacak olursak; Çarlık Rusya’sının sömürgeci politikalarına karşı büyük bir mücadele veren Abhazlar, 1864 tarihinde direnişe son vermek zorunda kalmıştır. 21 Mayıs 1864 tarihi direnişin sonu ve sürgünün başlangıcı olarak kabul edilir. Bu tarih, bir zulmün Abhazlar’ı kendi anayurtlarından, geride kalan akrabalarından, evlerinden, anılarından koparıp göçe ve yok oluşa sürüklendiği tarih olarak kabul edilir. Ve bu nedenle, her yıl bu tarihte Abhazya’da, Kuzey Kafkasya’da ve Türkiye’de (Kefken’de) sürgünü anma etkinlikleri düzenlenir.

Yine yakın tarihimizden söz edecek olursak ; Ekim 1917 tarihinde Bolşevik devrimi ile birlikte 1921 yılında SSCB’ye bağlı Birlik Cumhuriyetleri ile birlikte, Sovyetler Birliği oluşturulmuştur. Bu süreç içinde Abhazya Cumhuriyeti tıpkı Gürcistan gibi bağımsız bir devlet olarak birlik içinde, birlik cumhuriyetleri ile eşit statüde yerini almıştır.

Stalin döneminde (1931 yılında), Abhaz halkının iradesi ve istemi dışında Abhazya Cumhuriyeti’nin statüsü düşürülerek Gürcistan’a bağlanmıştır.

Bu nedenle, Gorbaçov döneminde (1991 yılı) Sovyetler Birliği’nin dağılması ile birlikte, Abhazya Cumhuriyeti’ne hukuken bağımsızlık hakkı doğmuş ve 1992 yılında da Abhazya Cumhuriyeti egemen, demokratik bir hukuk devleti olduğunu ilan etmiştir.

Abhazya’nın ilan ettiği bu egemenliği kabul etmeyen Gürcistan 14 Ağustos 1992 tarihinde Abhazya’ya saldırarak savaşı başlatmıştır.

Bu savaş, Rusya Federasyonunun ve diğer batılı ülkelerin uyguladığı ambargoya rağmen, Abhaz halkının kahramanca direnişi sayesinde 30 Eylül 1993 tarihinde Abhazya’nın zaferi ile sonuçlanmış ve Abhazya hukuken hakkı olan bağımsızlığına tekrar kavuşmuştur.

Tüm bunlar ortada iken, kimin maşası olduğu bizce malum, Kenan Alpay isimli bir gazeteci bir kanalda ortaya çıkıyor, ortamı boş bulduğunu zannederek Abhazlara ve Abhazya Cumhuriyetine saldırıyor. Ama gereken cevabı aynı programda bölgeyi ve Abhazları iyi tanıyan Sayın Doğu Perinçek’den fazlası ile alıyor.

156 yıl önce Ata Yurdundan sökülüp, acıların, gözyaşların, umudun ve umutsuzluğun belirsizliğinde, Karadeniz’in karanlık sularında anavatan olarak kabul ettiğimiz bu topraklarda sağ kalıpta Karadeniz sahillerinden karaya çıkabilen Abhazlar , Trabzon’da, Samsun’da, Akçakoca’da, Sakarya’da bu ülkenin güzel insanları tarafından kucaklandı. Sadece vücutları değil, ruhları da iyileştirmek için sevgileri paylaşıldı.

Karadeniz’in Kefken sahilinden karaya çıkmayı başarabilen Abhazlar’ın torunları olan Sakarya’da yaşayan biz Abhazlar da bu topraklarda yaşayan bizi bağrına basan bu insanlar sayesinde yaşama tutunduk. Bu topraklara yerleştik, toprağımız oldu, vatanımız oldu. Birlikte savaştık, düğünlerimizi, soframızı paylaştık, cenazelerimizde saf tuttuk ve birlikte Türkiye olduk.

Ne yazık ki kendilerinin Sakaryalı olduğunu öğrendiğimiz, ata toprağımız Abhazya Cumhuriyeti’ne ve soydaşlarımıza saldıran bu şahıs, yalnız bizleri değil Sakarya’da kardeşçe yaşadığımız tüm toplumu da rencide etmiştir.

Toplumların arasına nifak sokabilecek bu tür provokasyonları şiddetle lanetliyoruz. 30.09.2020